DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ


Bundan tam 162 yıl önce 8 Mart 1857 yılında ABD'nin New York kentinde bir tekstil fabrikasında 129 tekstil işçisi kadının yanan bedenleri aydınlattı yeryüzünü. Yanan bedenlerden yeryüzüne mücadele külleri döküldü. Kavgaları farklı topraklarda filizlendi.

8 Mart böyle yaratıldı, böyle doğdu işte. Hak arama, emeğe sahip çıkılarak yaratılan bugün, günümüzde ne yazık ki eğlence günü olarak kullanılır hale gelen bir gün oldu.
Eğlenceli, yemekli, kokteyli, müzikli,halaylı,çiçekli ve güzellik ya da güzel görünme günü değildir 8 Mart..8 Mart kadının kimliğini,benliğini,varlığını egemenliğini ve emeğini sahiplenme günüdür.
Bir kadınlar gününde, kadın sorununa eğilmek bu soruna çözüm arayabilmek zor olsa da, kadın sorunu sürekli kanayan bir yaradır maalesef.
Toplumların demokratikleşmesinin en temel sorunlardan birisi cinsler arası eşitsizlik ve bu eşitsizliğin dayalı olduğu sistem olarak görülmektedir…
Tarihin derinliklerine gittiğimizde, insanlığın ilk oluşumu ve kültürlerin yerleşmesinde kadının öncülüğü ile yarattığı barışçıl toplumdan dersler çıkarmak gerekir. İnsanlığın ilk doktoru, ilk tarım üreticisi, ilk hayvan evcilleştiricisi kadınlardır. Günümüze kadar gelen erkek egemen sistemler, egemenliklerini kadının sömürüsü üzerine kurmuş ve her türlü şiddeti bu çelişkilerden kaynaklandırmıştır…
İçinde bulunduğumuz sistemde kadın toplumun her alanında sömürülmektedir.Kadın bedeni,özellikle medya eliyle bir sömürü aracı haline getirilmiş,metalaştırılan kadın bedeni üzerinden sürdürülen sömürü zamanla büyük kriterleri oluşturmuştur.Kozmetik,reklam,fuhuş bu sistemin kadın bedenine dayalı en temel sömürü alanlarından birkaçıdır…
Günümüzde töreye,cinayetlere kurban giden kadınlarımızın sayısı her geçen gün artmaktadır.Ezilen-sömürülen dışlanan,sokağa atılan,fuhuş batağına düşürülen kadınlarımızın sayısı da az değildir…
Evet;kadın sorunu,toplumların demokratikleşmesi,toplumsal eşitliğin sağlanması için çözülmesi gereken bir sorundur.Bu sorunun çözümü toplumsal sorunlardan ayrı bir çözüm değildir.Yani kadın sorununun çözümü erkeğin toplumsal anlamda çağdaşlaşmasını sağlayacak ve buradan özgür bir topluma ulaşılabilecektir…
Özgür bir toplum için;Kadın sosyal hayatın her alanında aktif rol alması sağlanmalıdır.Kadın ekonomik-siyasal alanda erkeğe eş değer bir görev almalıdır.Yani ekonomik alanda erkeğe muhtaç kılınmamalıdır.Bu sayede erkek egemenliği ortadan kalkacak ve kadın,hakkı olan saygınlığını kazanmaya başlayacaktır…
Kadının saygınlığının var olduğu bir toplumda,elbette sosyal hayatın her alanında çalışmak isteyeceklerdir.Çalışan kadınlarımız,çağdaş bilimle aydınlanan,toplumsal kültürle donatılan,üreten kadınlar siyasetin içinde de varlıklarını hissettirebileceklerdir…
Toplumda binlerce yıldan beri köklenmiş olan,kadını aşağılayan geleneklerin,kültürlerin ve alışkanlıkların bütünüyle ortadan kaldırılması hedeflenmelidir. Kadına yönelik her türlü ayrımcılığı ortadan kaldıracak yasal düzenlemeler yapılmalı eski çağlardan beri erkek egemen sistemlerin kadınlar üzerinde uyguladığı ve kadının en yoğun aşağılandığı bir şiddet biçimi olan FUHUŞ'un tamamen ortadan kaldırılması planlanmalıdır…
Kadının bedenleriyle cinsel taciz, tecavüz gibi insanlık dışı algılamalardan vazgeçilip çalışma hayatında eşitlik ve özgürlük ortamı yaratılmalıdır…
Kadınlar,8 mart'ı bedenleriyle alın teri olan emekleriyle yaratanlar. Tarlalarda, fabrikalarda, merdiven altı atölyelerde güvencesiz çalışan kadınlar. Evinde, bahçede işi bitmeyen kadınlar. Bizim kadınlar…Fedakar kadınlar…
8 Mart'ı yaratan kadınlar... Yakılan bedenleriyle alın terlerine, emeğine sahip çıkan kadınlarımız...129 tekstil işçisinin ve törelere,cinayetlere kurban giden,katledilen kadınlara saygı ve yas günüdür.
Bir erkeğin gözüyle kadın sorununa eğilmek zor olsa da,''Kadın özgürleşmeden toplum demokratikleşemez'' inancı ve düşüncesiyle özellikle son günlerde artan kadın cinayetlerinde hayatını kaybetmiş Münevver Karabulut, Ayşe Paşalı ve Özgecan Arslan'ın şahsında katledilen kadınlarımızı saygıyla anıyor ve fabrikalarda, tarlalarda,atölyelerde,mutfaklarda,evlerinde,iş yerlerinde çalışmakta olan tüm emekçi kadınlarımızı saygıyla selamlıyorum. Ayrıca uzun süredir emekleri alınterleri,tazminatları için mücadele veren ve kararlı,dik duruşlarıyla alacaklarına karşı grevde olan başta Flormar işçileri, Real Market,Media-Markt,,Makro Market,Reysaş/TüvTÜRK istasyonlarında çalışan kadın işçileri de unutmamak gerekir...

Tüm Emekçi Kadınlarımızın ''Dünya Emekçi Kadınlar Gününü'' kutluyorum

Yüreğinizden Umudun eksik olmadığı Güzel Günlerin Özlemi ile…

DEPREMZEDE MİSAFİRLERİMİZ ANITKABİR’DE DEPREMZEDE MİSAFİRLERİMİZ ANITKABİR’DE

Hakan SAMUT